Yonlendir

14 Ekim 2015 Çarşamba

Sosyal Medyacı'lar Buraya!

Salih Seçkin Sevinç'in Bir Güzel ''Pazarlama İletişimi'nde Sosyal Medya'' Kitabı 


  Bir Halkla İlişkilerci olarak Sosyal Medya'yla ciddi düşündüğümden daha önceki yazılarımda bahsetmiştim, bilyorsunuz. Giriş yazıma beni çok mutlu ederek Salih Seçkin Seviç'ten yorum da geldiğine göre Sosyal Medya da bana abayı yakacak gibi duruyor. :)

 Bu dönemde bir kitapsever olarak sektörel kitaplara eğilimim artmış bulunmakta. Edebiyatı bir müddet aldatacağım, ama ziyanı yok, bunlar da lazım.

  Bu kitap Salih Seçkin Seviç'in ilk kitabı. Ben ikinci kitabını başta olmak üzere iki kitabını da okudum. Bir müddet baş ucumdan ayırmayacağım sanırım kitaplarını; çünkü ikisi de muazzam! 
 Öncelikle, Salih Seçkin Seviç, akademik kitap yazarlarını utandırıyor bu kitabında; sıkıcılıktan çok ötede çünkü. Sosyal Medya'cı ruhundan gelen esintiyle sürüklüyor insanı, yüzünüzü güldürüyor, yeri geldiğinde ayarı veriyor. Kendinizi bir Twitter'da bir Instagram'da bir Facebook'ta geziniyormuşsunuz gibi hissediyorsunuz. Ve tabii güzelliği, tüm bunları yaparken öğretiyor, iteliyor oluşu. Okurken ara ara karnınız acıkıyor ve kendinizi çiğ köfte söylerken buluyorsunuz, çünkü Salih Seçkin Seviç tam bir harbiyiyen! Harbiyiyorum.com sitesi sahibi ve yazarı kendisi. 

  Sosyal Medya Kullanıcılarını ikiye ayırdığı sevdiğim bir kısımdan alıntılayarak başlayacağım:

  ''İyi de arkadaşım hayatındaki en lezzetli reçeli ekmeğine sürüp yiyorsa bundan bana ne, ya da bir arkadaşım Alaçatı'da bir sörf hocası arıyorsa işimin ortasında bunu öğrenmemin bana ne yararı var?'' diyen Sosyal Medya'yı anlamamış anlamadığı için de nasıl kullanacağını bilmediğinden nasıl davranacağını da bilmeyenleri birinci gruba, arkadaşlarının tüm bu paylaşımlarını lehine kullanmasını bilen Sosyal Medya'yı özümsemiş kişiler olarakta ikinci gruba ayırıyor kullanıcıları.  Benim de üzerinde düşündüğüm konulardan biriydi bu. Mesela ben bir diğer arkadaşımın paylaştığı kivili keke;  farklı bir öneri, akşam yemeği fikri, kek kültürümün genişlemesi olarak bakarken, bir diğer arkadaşım görgüsüzlük olarak bakıyor. Hadi canım. Hatta hadi canım sen de! Nihayetinde akşama kadar gezdiğimiz sitelerde onlarca yiyecek fotoğrafıyla karşılaşıyoruz değil mi? Bir farkı olmadığını düşünüyorum arkadaşlarımızın yaptığının da. Ha yine komşumuza bir parça kivili kek götüreceksek üzerini kapatır öyle götürürüz, o ayrı. O apayrı.



  Ufuk açan başka bir kısmında ise lafı çok güzel bir yere getiriyor Seviç; Facebook'ta zaman geçiren çalışanın aslında zaman öldürmediğinden , zamanı daha verimli kullandığından; kurumların kurumsal blog gibi bir gerçek varken hala vizyon-misyon kasan siteler oluşturmalarının yanlış olduğundan; özgeçmişlerimizin artık; son Twitter mesajımız, Facebook'taki yorumumuz, Instagram'daki  fotoğraflarımız, Youtube'da favorilere eklediğimiz videolar olduğundan bahsettiği bölümüyle ise can alıyor. Yoksa sizin hala bir kurumsal blogunuz yok mu, web sitesi keşmekeşiyle uğraşanladan mısınız? Eğer öyleyse bu kitap tam size göre bir rehber. Elinizden tutacak, benim elimden tuttuğu gibi.

  Son kısmında öyle uygulamalar tavsiye ediyorki ben bizzat aydınlandım, kullanmamızı öğütlediği uygulamalardan dikkatimi en çok çekeni ise; ''Getglue''. Bu uygulamayla mekana değil; okuduğunuz kitaba, izlediğiniz filme, oynadığınız oyuna check in yapabiliyorsunuz. Ve bu sayede ilgi alanınızdan insanlarla etkileşim kurup önerilere açık hale geliyorsunuz. Güzel uygulama vallahi, Getglue'de buluşalım! 

   *Bu kitapla tanışmam yine Kreatif Canavar Sosyal Medya aşığı Mustafa Cıngı Hoca'm sayesinde oldu.(mustafacingi.com)  Daha birçok şeyi öğrenmem onun vesilesiyle oldu, hepsini ilerleyen zamanlarda tugceleyeceğim.   Ancak şimdilik kaçıyorum. Hava enfes görünüyor ve ben dün sözleştiğim, muhabbetine doyamadığım bir dostumla kahve içeceğim. Muhabbetle! :)




  


4 yorum:

  1. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  2. Güzel bir yazı olmuş Tuğçe eline sağlık, ayrıca çok teşekkür ederim ama benimle alakalı kısımları abartmışsın sanki :)

    YanıtlaSil
  3. Hocam lütfen. :) Bir kere yalnızca fotoğraf kolajı tepkisel duruşunuzla bile bizi dumur ettiniz, yazıda bahsetmedim ama içim gitti, yazdım yazdım sildim. Şimdilik kalsın ki orjinallikten çıkıp yeni bir klişe olmasın dedim. :) Ayrıca sevince abartılı severim, bunu kabul edebilirim. :) Çok teşekkür ederim, derste görüşmek üzere inşallah. :)

    YanıtlaSil
  4. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil